Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Haberler

SORU CEVAPLARLA 6552 SAYILI TORBA KANUN REHBERİ I

  • 17 Kasım 2014

Değerli okurlarımız, bu yazı dizimizle 6552 sayılı Torba Kanunun vergi kısmının uygulamasında kafalarda oluşabilecek sorular ele alınmış ve cevaplanmıştır. öncelikle belirtmek isteriz ki, bu yasa 6111'e göre daha dar kapsamlı bir yasa olmuştur ve matrah artırımı yasaya girmemiştir. Torba Kanun daha çok bir ödeme kolaylığı niteliğindedir. Piyasanın beklediği  ise matrah artırımının da yasaya girmesi idi.

Torba Kanun daha çok bir ödeme kolaylığı sağladığından güncel borçların da süresinde ödenmemesinin yasayı ihlal etmek anlamına geleceği düzenlemesi özellikle zor durumda olan firmalar için sıkıntılar doğurabilecektir. Her ne kadar, 6183 sayılı Kanundaki zor duruma atıfta bulunulsa da beyana dayalı olarak güncel doğacak borçlar ile eski borçların birlikte ödenmesi mükellefler için kolay olmayacaktır. Bu nedenle de, mükelleflerin güncel borçlarını ödemekte sıkıntı çekmeleri halinde vergi dairelerinin esneklik göstermesi yasanın başarı şansını yükseltecektir.

Bir diğer önemli konu ise kasa/ortaklar cari affı düzenlemesinde geçmişe yönelik tarhiyat yapılıp yapılmayacağına yönelik tartışmadır. Kanunda geçmişe yönelik tarhiyat yapılmayacağı düzenlenmekle birlikte, bu düzenleme Torba Kanun Tebliği ile kar dağıtımı stopajına indirgenmiştir. Maliyenin yasadan yararlananları incelemeye alması mükelleflerin devlete olan güvenini azaltacaktır. Kaldı ki, kanun hükmü tebliğle daraltılamayacağından geçmişe yönelik tarhiyatlar yargıya taşınabilecektir.

Yazımızın ilk bölümünde 6552 sayılı Torba Kanunla getirilen kamu alacaklarının yapılandırılması, ikinci bölümde ise kasa/ortaklar cari affı düzenlemesi ele alınacaktır.

I- KAMU ALACAKLARININ YAPILANDIRILMASI

Kamu alacaklarının yapılandırılması 6552 sayılı Torba Kanunun 73'üncü maddesi ile düzenlenmiştir.

SORU: Bir Borcun Torba Kanun Kapsamında Yapılandırılmasının Şartları Nelerdir?

Bir Borcun Torba Kanun Kapsamında Yapılandırılarak ödenebilmesi için aşağıdaki üç şartı birlikte taşıması gerekmektedir.

-           Kanunda belirtilen tür ve dönemden kaynaklı bir alacak olması,

-           Kesinleşmiş alacak olması,

-           10.09.2014 itibariyle vadesi geldiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş olması (Kanunun 73'üncü Maddesinin 16'ncı fıkrası kapsamında olan emlak vergisi ile çevre temizlik vergisi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları ve emlak vergisi üzerinden hesaplanan taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payı ile buna bağlı gecikme zamları için vadesi 30.04.2014 tarihi ve öncesi olan).

SORU: Torba Kanundan Yararlanabilmek İçin Başvuru Nasıl Yapılabilir?

Mükelleflerin 01.12.2014 tarihine kadar bağlı bulundukları vergi dairelerine yazılı olarak doğrudan başvurmaları gerekmektedir.  Borçlular, toplam borçları için madde hükmünden yararlanabildikleri gibi sadece talep ettikleri dönem ve türler açısından da madde hükmünden yararlanabileceklerdir.

Başvurular;

-          Posta yoluyla, taahhütlü posta veya APS ile gönderilmesi halinde postaya verildiği tarih,

adi posta ile gönderilmesi halinde ise vergi dairesinin kayıtlarına girdiği tarih, başvuru tarihi olarak dikkate alınacaktır.

-          Vergi dairelerine şahsen,

-          İnternet üzerinden (www.gib.gov.tr), internet üzerinden başvuruda bulunan borçluların, yararlanmak istedikleri borçlarıyla ilgili davalar bulunması halinde ilgili vergi dairesine ayrıca yazılı olarak başvurmaları gerekmektedir.

-          MTV veya taşıta ait trafik cezası için bulundukları yerdeki  MTV tahsiline  yetkili vergi dairesine, Motorlu taşıtlar vergisi ve trafik para cezası borçları için araç plakasının kayıtlı olduğu ildeki vergi dairesine gitmek zorunlu değildir. Bulunulan il veya ilçedeki motorlu taşıtlar vergisini tahsil ile görevli vergi dairesine başvuru yapılabilir. Birden fazla araç sahibi olanların her bir araç için ayrı ayrı yapılandırma başvurusunda bulunması gerekmektedir.

Motorlu taşıtlar vergisi mükelleflerinin, her bir taşıt itibarıyla hesaplanacak toplam borç tutarı için başvuruda bulunmaları zorunludur. Halbuki diğer borçlarda borcun tamamı değil bir kısmı için başvurması mümkündür.

-          Birden fazla vergi dairesine borçları olması halinde her bir vergi dairesine ayrı ayrı yapılması gerekmektedir .

SORU: Hangi Tarihe Kadar Borçları Yapılandırmak İçin Başvuru Yapılabilecektir ve Bu Sürenin Uzaması Mümkün Müdür?

1 Aralık 2014 tarihi mesai saati bitimine kadar başvuru yapılabilecektir. Bakanlar Kurulunun bu süreyi bir aya kadar uzatma yetkisi bulunmaktadır.

SORU: Hangi Borçlar İçin Torba Kanundan Yararlanılabilinir?

- Vergi, resim, harç ve bunlara ilişkin cezalar ile gecikme faizi ve gecikme zammı borçları,

- Bazı idari para cezası borçları,

- Diğer borçlar.

SORU: Hangi Vergiler Torba Kanun Kapsamında Yapılandırılacaktır?

Kanunun yayımlandığı 11 Eylül 2014 tarihi (bu tarih hariç) itibarıyla kesinleşmiş olması şartıyla;

- Beyana dayalı vergilerde 30 Nisan 2014 tarihine kadar beyan edilmesi gereken tüm vergiler,

- 30 Nisan 2014 tarihinden önceki dönemlere ilişkin tüm vergiler,

- 2014 takvim yılına İlişkin 30 Nisan 2014 tarihinden önce tahakkuk eden motorlu taşıtlar vergisi, yıllık harçlar gibi borçlar,

- Kapsama giren vergi aslına bağlı vergi cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları,

- Kapsamdaki borçlara bağlı gecikme faizi ve zammı gibi fer'i borçlar, Kanun kapsamında yapılandırılabilecektir.

DİKKAT: 2014 Yılı için tahakkuk eden Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) ikinci taksiti ile 2014 yılında ödenecek gelir vergisi ikinci taksiti kapsam dışındadır.

SORU: Hangi Para Cezaları Torba Kanun Kapsamında Yapılandırılacaktır?

Vergi dairelerince takip ve tahsil edilen, 30 Nisan 2014 tarihinden önce düzenlenen idari yaptırım karar tutanaklarında yer alan ve Kanunun yayımlandığı 11 Eylül 2014 tarihi (bu tarih hariç) itibarıyla kesinleşen;

-          Askerlik para cezaları,

-          Seçim para cezaları,

-          Nüfus para cezaları,

-          Trafik para cezaları,

-          Karayolları kaçak geçiş ücreti cezaları,

-          Karayolu Taşıma Kanununa göre verilen para cezaları,

-          Radyo ve Televizyon üst Kurulu (RTüK) tarafından verilen para cezaları Kanun kapsamında yapılandırılabilecektir.

SORU: Yukarıda Sayılanlar Dışında Hangi Borçlar Torba Kanun Kapsamına Girecektir?

Süresinde ödenmemesi nedeniyle bazı kurum ve kuruluşlarca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında takip ve tahsil edilmek üzere vergi dairelerine intikal ettirilen amme alacaklarından; Kanunun yayımlandığı, 11 Eylül 2014 tarihinden önce kesinleşmiş olup vadesi geldiği halde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunanlar da Torba Kanun kapsamına girmektedir.

Tahsil için vergi dairelerine intikal etmiş olan;

-          Ecrimisil,

-          öğrenim kredisi, katkı kredisi,

-          Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu (KKDF),

-          Haksız yere yararlanılan destek ödemeleri,

-          2548 sayılı Kanun kapsamındaki yiyecek bedelleri, gibi borçlar Kanun kapsamında yapılandırılabilecektir.

SORU: Hangi Borçlar Torba Kanun Kapsamına Girmemektedir?

-          Kanun metninde sayılanların dışında kalan ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen adli ve idari para cezaları,

-          Petrol Kanununa istinaden alınan Devlet hissesi ve Devlet hakkı,

-          Türk Petrol Kanununa istinaden alınan Devlet hissesi,

-          Şeker Kanununa istinaden alınan şeker fiyat farkı,

-          Milli Korunma Suçlarının Affına, Milli Korunma Teşkilat, Sermaye ve Fon Hesaplarının Tasfiyesine ve Bazı Hükümler İhdasına Dair Kanuna istinaden alınan akaryakıt fiyat istikrar payı ve akaryakıt fiyat farkı,

-          Maden Kanununa istinaden alınan Devlet hakkı,

-          özel idare payı ile madencilik fonu,

-          Denizcilik Müsteşarlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye istinaden alınan kılavuzluk ve römorkörcülük hizmet payları

SORU: Hangi Tarihe Kadar Tahakkuk ve Tespit Edilen Borçlar Torba Kanundan Yararlanabilecektir?  

30/4/2014 tarihinden (bu tarih dahil) önceki dönemlere, beyana dayanan vergilerde bu tarihe kadar verilmesi gereken beyannamelere ilişkin vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları madde kapsamındadır. Her bir vergi türü bazında gerekli açıklamalara Tebliğde yer verilmiştir.

-          Vergilendirme dönemi 15 gün olan mükellefiyetler;

Vergilendirme Dönemi 01-15 Nisan 2014 tarihi arasında olanlar kapsama girmektedir. (ötv, Noter beyanları beyanları gibi). örneğin, 1-15 Nisan 2014 vergilendirme dönemine ait petrol ve doğalgaz ürünlerine ilişkin özel tüketim vergisinin vergilendirme döneminin bitim tarihi ile beyanname verme süresinin son günü Nisan/2014 ayına rastladığından kapsama girmekte, aynı vergiye ilişkin 16-30 Nisan 2014 vergilendirme dönemi ise dönemin bitim tarihi Nisan/2014 ayında olmakla birlikte beyanname verme süresi Mayıs/2014 ayına sirayet ettiğinden kapsama girmemektedir.

Aynı şekilde, 1-15 Nisan 2014 tarihleri arasında noterler tarafından tahsil edilen ve dönemi izleyen 7'nci iş günü mesai saati bitimine kadar ilgili vergi dairesine yatırılması gereken noter harçları kapsama girmekte, buna karşılık 16-30 Nisan 2014 dönemine ilişkin olanlar ise kapsama girmemektedir.

-          Vergilendirme dönemi aylık olarak belirlenen mükellefiyetler;

Mart/2014 vergilendirme dönemi ve önceki dönemler kapsama girmekte, Nisan/2014 vergilendirme dönemi ise kapsama girmemektedir.

-          Vergilendirme dönemi 3 aylık olarak belirlenen mükellefiyetler;

Vergilendirme döneminin bitim tarihi ve beyanname verme süresinin son günü Nisan/2014 ayı ve öncesine rastlayan dönemler kapsama girmekte, Nisan/2014 ayından sonraya rastlayanlar kapsama girmemektedir.

örneğin; 2014 takvim yılına ilişkin gelir ve kurumlar vergisine mahsuben ödenmesi gereken geçici vergiler kapsama girmemektedir.

özel hesap dönemi tayin edilen mükelleflere ilişkin geçici vergilerde ise geçici vergi dönemi ve beyanname verme süresi 30/4/2014 tarihi ve bu tarihten önce olan dönemler kapsama girmektedir.

1-2-3/2014 dönemi (3 aylık) gelir (stopaj) vergisi ve katma değer vergisi kapsama girmekte, 4-5-6/2014 dönemine (3 aylık) ilişkin gelir (stopaj) vergisi ve katma değer vergisinin dönemi içinde Nisan/2014 ayı bulunmakla birlikte beyanname verme süreleri 30 Nisan 2014 tarihinden sonra olduğundan kapsama girmemektedir.

-          Yıllık beyanname ile beyan edilen gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyetleri;

Vergilendirme dönemi yıllık olan vergilerde, 2013 takvim yılı ve önceki yıllara ilişkin vergilendirme dönemleri kapsama girmekte, 2014 takvim yılına ilişkin vergilendirme dönemi ise kapsama girmemektedir.

özel hesap dönemine tabi olan mükellefler bakımından, özel hesap döneminin kapandığı tarih ve beyanname verme süresinin son günü 30/4/2014 tarihi ve bu tarihten önce olanlar kapsama girmekte, bu tarihten sonra olanlar ise kapsama girmemektedir.

Ancak,Torba Kanunun 73'üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi hükmü nedeniyle 2013 takvim yılına ilişkin olarak yıllık beyanname ile beyan edilen gelir vergisinin ikinci taksiti madde kapsamına girmemektedir.

2014 yılı kıst dönemlerine ilişkin olup vergi mevzuatı gereği 2014 yılı içerisinde verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinden, beyanname verme süresinin son günü 30/4/2014 tarihi ve bu tarihten önce olanlar kapsama girmektedir. Aynı şekilde, tasfiye dönemine ilişkin olarak verilmesi gereken beyannamelerden kanuni beyanname verme süresi 30/4/2014 tarihi ve bu tarihten önce olanlar kapsama girmektedir.

-          Veraset ve intikal vergisi mükellefiyetleri;

Bu vergi türünde, beyanname verme süresinin son günü 30/4/2014 tarihi ve bu tarihten önce olanlar kapsama girmektedir.

-          Harç mükellefiyetleri;

2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlar genel olarak işlem anında beyanname alınmaksızın tahakkuk ettirilerek tahsil edilmektedir. Bununla birlikte, harçlar da 213 sayılı Kanun hükümlerine göre tarhiyata konu olabilmektedir.

492 sayılı Kanuna göre genellikle gayrimenkullerin devir ve iktisap işlemleri nedeniyle ödenmesi gereken harç tutarı ile ilgili olarak devir ve iktisap tarihinden sonra tarhiyat yapılabilmektedir. Bu çerçevede, 30/4/2014 tarihi ve bu tarihten önce gerçekleştirilen devir ve iktisap işlemleri nedeniyle, tarh edilip 6552 sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla (bu tarih hariç) kesinleşmiş bulunan harçlar madde kapsamına girmektedir.

492 sayılı Kanunun 28 inci maddesi uyarınca tahsili gereken karar ve ilam harçları ile aynı Kanunun (8) sayılı tarifesi uyarınca tahsil edilen yıllık harçlardan, Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla vadesi geldiği halde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunanlar kapsama girmektedir.

2014 yılına ilişkin olarak 30/4/2014 tarihinden (bu tarih dahil) önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları madde kapsamındadır.

2014 yılına ilişkin olarak 30/4/2014 tarihinden önce tahakkuk eden motorlu taşıtlar vergisi, yıllık harçlar gibi alacaklar Kanun kapsamına girmektedir.

18/2/1963 tarihli ve 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin altıncı fıkrası gereğince, yıl içinde ilk defa kayıt ve tescil edilen taşıtlara ilişkin olup, kayıt ve tescilin yapıldığı tarih 30/4/2014 tarihi veya bu tarihten önce olanlar Kanun kapsamına girmekte, bu tarihten sonra olanlar ise girmemektedir.

2014 yılına ilişkin olarak yıllık tahakkuk etmesi gereken motorlu taşıtlar vergisi için yapılan tarhiyatlardan 30/4/2014 tarihi itibarıyla (bu tarih dahil) tahakkuk eden ve 6552 sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla (bu tarih hariç) kesinleşmiş olup, anılan Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla vadesi geldiği halde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunanlar kapsama girmektedir.

Ancak, maddenin birinci fıkrasının (a) bendinin (2) numaralı alt bendi gereğince, 2014 yılına ilişkin olarak tahakkuk eden motorlu taşıtlar vergisinin Temmuz/2014 ayında ödenmesi gereken ikinci taksitinin madde kapsamında yapılandırılması mümkün bulunmamaktadır.

DİKKAT: 30/4/2014 tarihinden (bu tarih dahil) önce yapılan tespitlere ilişkin olarak kesilen vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları madde kapsamındadır.

Vergi aslına bağlı olmayan vergi cezalarında 30/4/2014 tarihinden (bu tarih dahil) önce yapılan tespitlere ilişkin olarak kesilen ve Kanunun yayımlandığı tarih (11.09.2014) itibarıyla (bu tarih hariç) kesinleşmiş olup, vadesi geldiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş olanlar kapsamdadır.

örneğin; Mart/2014 dönemine ait olup 30/4/2014 tarihi saat 00:00'a kadar elektronik ortamda verilmesi gereken mal ve hizmet alımlarına ilişkin bildirim formu (Form Ba) ile mal ve hizmet satışlarına ilişkin bildirim formunun (Form Bs) bu tarihte verilmemesine ilişkin tespitler en erken bu tarihin bittiği 00:00 saatinden sonra dolayısıyla 1/5/2014 tarihinde yapılabileceğinden, bu tespitlere ilişkin vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları madde kapsamına girmemektedir. Mart/2014 döneminden önceki dönemlere ait söz konusu bildirimler nedeniyle kesilen cezalar ise Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla (bu tarih hariç)  kesinleşmiş olması şartıyla Kanun kapsamına girmektedir.

SORU: Vergilerin Kesinleşmesi Ne Anlama Gelmektedir?

Bir alacağın kesinleşmesi için alacağın ihtilaflı olmaması gerekecektir. Bazı alacakların kesinleşme süreçleri ise aşağıdaki gibidir.

A-        VUK kapsamına giren vergi ve cezaların kesinleşmesi;

1-         Beyanname ile beyan edilen vergiler beyan edildiği tarihte (ihtirazi kayıtla verilen beyanlara dayalı tahakkuklar da dava konusu edilmiş olsa bile yararlanabilecektir)

2-         İkmalen, re'sen veya idarece tarh edilen vergiler ile kesilen vergi cezalarına ilişkin düzenlenen vergi/ceza ihbarnamesinin tebliği üzerine,

a-         Süresi içinde dava açılmamış olması veya dava açılmış olmakla birlikte yargılama aşamalarının son bulması,

b-         Uzlaşma hükümlerinden yararlanılarak uzlaşılması

hallerinde söz konusu olacaktır.

Bilindiği gibi verginin 'tahakkuk' etmesi verginin ödenebilir aşamaya gelmesi demektir. Verginin tahakkuku ile kesinleşmesi her zaman birlikte gerçekleşmeyebilir. örneğin, ikmalen, re'sen veya idarece tarh edilen vergi ve kesilen cezalar ihbarname ile mükellefe tebliğ edilmekte, mükellefler ilk derece mahkemesi olan vergi mahkemesinde dava konusu yapabilmekte ve vergi mahkemesi de bu cezalı tarhiyatları onayabilmekte (mükellef alehine) ve bu kararlara da bir üst yargı merciinde itiraz/temyiz edilebilmektedir. 

İtiraz/temyiz incelemesi Bölge İdare Mahkemesi/Danıştay'da devam eden vergi ve cezalara ilişkin tarhiyatlar, vergi mahkemesi kararının vergi dairesine tebliği üzerine tebliğ tarihi itibariyle VUK 112'nci madde gereği gecikme faizi hesaplanarak 'tahakkuk' ettirildiği halde bir üst yargı merciinde yargılamanın devam etmesi nedeniyle bu alacakların 'kesinleşmiş alacak' olarak değerlendirilmesi mümkün olmamaktadır.

Bu halde, 6522 sayılı Kanunun yayımlandığı tarih olan 11.09.2014 tarihi itibariyle, ilk derece vergi mahkemesi kararı üzerine tahakkuk ettiği halde yargılaması devam etmesi nedeniyle kesinleşmemiş olan alacaklar 73'üncü madde kapsamına girmeyecektir. Bununla anlatılmak istenilen temyiz aşamasında olan alacaklar kastedilmektedir.

B-        İdari para cezalarının kesinleşmiş alacak olabilmesi için idari yaptırım kararlarına karşı süresi içerisinde dava açılmaması veya dava açılmış olmakla birlikte yargılama aşamalarının son bulması gerekmektedir.

Ancak, 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu, 2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun ve 3376 sayılı Anayasa Değişikliklerinin Halkoyuna Sunulması Hakkında Kanun gereğince verilen idari para cezaları hakkında dava yolu bulunmadığından, bu idari para cezaları verildikleri tarih itibarıyla kesinleşmektedir.

C-        Ecrimisillerin kesinleşmiş alacak olarak değerlendirilebilmesi için ecrimisil ihbarnamesi/ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin tebliği üzerine süresi içerisinde dava açılmamış olması veya dava açılmış olmakla birlikte yargılama aşamalarının son bulması gerekmektedir.

ç- Yukarıda yer verilen alacaklar dışında kalan ancak madde kapsamına giren diğer alacakların kesinleşmiş alacak olarak değerlendirilebilmesi için söz konusu alacakların varlığının hukuk düzeninde ihtilaflı olmaması veya ihtilaflı hale gelme olasılığının kalmaması gerekmektedir.

SORU: 11.09.2014 Tarihinden Sonra Davadan Vazgeçenler Torba Kanundan Faydalanabilecek Midir?

Torba Kanunun 73'üncü maddesi kapsamına tür ve dönem itibariyle girdiği halde varlığına ilişkin dava açılmış olan alacaklardan; Kanunun yayımlandığı tarihten önce (11.09.2014) davadan tamamen feragat edilmesi ve feragata ilişkin mahkeme kararının tebliğ edilmiş olması üzerine kesinleşmiş olanlar, 6552 sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle vadesi geldiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş alacak olması şartıyla, madde hükmünden yararlanabileceklerdir.

Dava aşamasında olan ve tahakkuku kesinleşmeyen borçlardan Torba Kanundan yararlanılmak istenmesi halinde 11.09.2014 tarihinden önce davadan feragat edilmiş olması şarttır.  Aksi türlü, 11.09.2014 tarihinden sonra davadan feragat edilmesi halinde Torba Kanundan faydalanılamayacaktır.

DİKKAT: 11.09.2014 tarihi sonrasında tahakkuk aşamasında yani kesinleşmemiş olan ve devam eden davalar için davadan feragat edilmemesi gerekmektedir.  Edilmesi halinde borç kesinleşir ve borcun tamamının ödenmesi gerekir.

İdari para cezaları için de 'feragate' ilişkin olarak yaptığımız açıklamalara göre işlem yapılacaktır. 

SORU: Dava Aşamasında Olan Hangi Borçlar Torba Kanundan Faydalanabilecektir?

27.09.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Tebliğ'de, '73'üncü maddenin 6'ncı fıkrası gereğince, madde hükümlerinden yararlanmak için açılmış davalardan vazgeçilmesi şart olduğundan, borçlular tarafından maddeden yararlanmak için yapılan başvurular üzerine tahsilat işlemlerinden dolayı açılmış davalar sulh yoluyla sonuçlanacaktır. Bu nedenle, 6183 sayılı Kanunun 55'inci maddesi uyarınca alacağın takibi için düzenlenerek tebliğ edilen ödeme emrine karşı açılmış olan davalara konu alacaklar için madde hükmünden yararlanmak üzere başvuruda bulunulması halinde, ödeme emrine karşı açılmış davalardan da vazgeçildiğinden, 6183 sayılı Kanunun 58'inci maddesi gereğince %10 oranındaki haksız çıkma zammı talep edilmeyecektir' açıklamasına yer verilmiştir. 

DİKKAT: Bu açıklama tahakkuk aşamasında olan borçlar için değil ödeme emri, haciz gibi durumlarda geçerlidir. örneğin, mükelleflere ödeme emri gönderilmiş ve mükellefler de ödeme emrine karşı dava açmış ise bu mükellefler 30.11.2014 tarihine kadar davadan feragat ederek Torba Kanundan yararlanabileceklerdir. Bunu tahakkuk aşamasında olan borçlarla karıştırmamak gerekir!

SORU: Davadan vazgeçmekle ne kazanılacaktır?

Kesinleşmiş olup bu Kanunun yayımlandığı tarih olan 11.09.2014 itibarıyla vadesi geldiği hâlde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan alacakların ödenmemiş kısmının tamamı ile bunlara bağlı faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi ferî amme alacakları yerine bu Kanunun yayımlandığı tarihe kadar Yİ-üFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece ferî alacaktan ibaret olması hâlinde ferî alacak yerine Yİ-üFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu maddede belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla alacaklara bağlı faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi ferî amme alacaklarının tahsilinden vazgeçilecektir.

6552 sayılı Kanun kapsamına giren ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla vadesi geldiği hâlde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve bir vergi aslına bağlı olmaksızın kesilmiş olan vergi cezalarının %50'sinin, bu maddede belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaların kalan %50'sinin tahsilinden vazgeçilecektir.

SORU: KDV ve öTV Borçları da Torba Kanun Kapsamında Yapılandırılabilir Mi?

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında tecil ve taksitlendirilmesi mümkün olmayan KDV, öTV gibi borçlar da Kanun kapsamında yapılandırılabilir.

SORU: Borçların Yapılandırılabilmesi İçin Teminat Gösterilmesi Gerekli Midir?

6183 sayılı Kanun kapsamında tecil ve taksitlendirme yapılabilmesi için aranılan teminat gösterilmesi şartı bu Kanun kapsamında borçların yapılandırılabilmesi için aranılmamaktadır.

SORU: Borç Tutarı Nasıl Tespit Edilecektir?

-          Kesinleşmiş alacakların anaparalarından (vergi ziyaı cezaları dahil) herhangi bir İndirim yapılmayacaktır.

-          Vergi, vergi aslına bağlı cezalar ve diğer amme alacaklarının asıllarının tamamı ile gecikme faizi ve zammı gibi fer'i amme alacakları yerine yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-üFE) uygulanarak hesaplanan yeni borç tutarının ödenmesi halinde fer'i amme alacaklarının tamamı silinecektir.

-          Alacak aslına bağlı olmayan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının %50'sinin ödenmesi halinde bu cezaların kalan %50'sinin tahsilinden vazgeçilecektir.

-          Kapsam dahilindeki idari para cezalarının tamamı ile bu cezalara uygulanmış olan faiz yerine yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-üFE) esas alınarak hesaplanan tutarın ödenmesi halinde bu cezalara uygulanan faizlerin tamamının tahsilinden vazgeçilecektir.

örnek : Kanunun yayımlandığı 11 Eylül 2014 tarihi itibarıyla mükellefin, 26 Ocak 2011 vadeli 3.500 TL gelir (stopaj) vergisi ile 2.131 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 5.631 TL borcu bulunmaktadır.

Mükellefin Kanundan yararlanması halinde, tahsilinden vazgeçilecek tutar ve yapılandırma sonrası borç tutarı aşağıda gösterilmiştir.

 

Yapılandırma öncesi Borç Tutarı

Yapılandırma Sonrası Borç Tutarı

Gelir (Stopaj) Vergisi

3.500 TL

Gelir (Stopaj) Vergisi

3.500 TL

Gecikme Zammı

2.131 TL

Gecikme Zammı

0 TL

Güncelleme Tutarı (Yİ-üFE)

974 TL

önceki Borç Toplamı

5.631 TL

Sonraki Borç Toplamı

4.474 TL

örnekte kuruş haneleri İhmal edilmiştir.

 

 

 

 

Bu haberi paylaş: