Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Köşe Yazıları
img

Ekrem Öncü

Yeminli Mali Müşavir

Gazeteport/Thelira 05.09.2012 Tarihli "Ticari işletmeler dikkat, ticari sözleşmelerinizi yenileyiniz!" Başlıklı Ekrem Öncü Köşe Yazısı

  • 6 Eylül 2012

Ekrem öncü
Ekrem Öncü
 
 
 

Ticari işletmeler dikkat, ticari sözleşmelerinizi yenileyiniz!


Değerli okurlarımız, daha önceki yazılarımızda ticari işlemlerde vade ve faiz konusu ile ticari işlerde faiz konusunu ele almıştım. Bilindiği üzere Yeni TTK'nın sekizinci maddesi ile bileşik faiz uygulaması değiştirilmiş ve oldukça önemli yeni düzenlemeler getirilmiştir. Yeni TTK ile getirilen düzenlemeler doğal olarak ticari işleri esas almaktadır. Ticari olmayan adi işler için TTK hükümleri geçerli olmayacaktır. Yazımızda öncelikle önceki yazılarımızda da ele aldığımız ticari işlerde faizin nasıl olması gerektiği konusunu kısaca açıklayacağız.


Ticari işlerde faiz konusu Yeni TTK'nın 8'inci maddesinde düzenlenmiştir. Ticari işlerde faizin serbestçe belirlenebilmesi düşüncesi esas olmakla birlikte, bileşik faiz uygulamasının kapsamı daraltılmıştır. üç aydan aşağı olmamak üzere, faizin anaparaya eklenerek birlikte faiz yürütülmesi (bileşik faiz) şartı, yalnız cari hesaplarla her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olan ödünç sözleşmelerinde geçerli hale getirilmiştir.


Eski TTK'da bileşik faiz uygulanması için borçlu bakımından ticari iş olması yeterli iken, Yeni TTK ile her iki taraf bakımından da ticari iş olma şartı getirilmiştir. Eski TTK uyarınca bir tacire tacir olmayan bir vatandaşın para vermesi durumunda bileşik faiz uygulanabiliyorken, Yeni TTK ile bu mümkün olmayacaktır. Her iki taraf da tacir olmak zorundadır. Tacir olmayanlar arasındaki sözleşmelerde buradaki düzenlemeler uygulanmayacaktır.


Yeni TTK'nın 9'uncu maddesi ile de, ticari işlerde; kanuni, anapara ile temerrüt faizi hakkında, ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir. Kanunda, ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, ancak hangi mevzuat hükümleri olacağı açıkça vurgulanmamıştır. Kanunun gerekçesinde bunun nedeni olarak, kanunlar sık sık değiştiği için değişiklikler sonrası burada yapılan düzenlemenin anlam ifade etmeyecek duruma gelmesinin önlenmek istenmesi gösterilmiştir. Kanunda atıfta bulunulan kanunların başında 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun gelmektedir. Ayrıca, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun faize ilişkin düzenlemeleri de dikkate alınacaktır. Yine, Yeni TTK'nın 1530'uncu maddesi düzenlemeleri göz önünde bulundurulacaktır.


Yeni TTK, 6095 sayılı Kanun ve 6098 sayılı Borçlar Kanununda faiz ve temerrüt faizine yönelik yapılan düzenlemeler birbiriyle paralellik arz etmektedir. Yeni TTK ile birlikte artık ticari işlerde faizin serbestçe belirlenebilmesi düşüncesi esas olmakla birlikte, bileşik faiz uygulamasının kapsamı daraltılmış olmaktadır. Bileşik faiz, yalnız cari hesaplarla her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olan ödünç sözleşmelerinde geçerli hale getirilmiştir. Halbuki, Eski TTK'da bileşik faiz uygulanabilmesi için işin borçlu bakımından ticari iş olması yeterli idi.
 

Eski TTK'nın 8'inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, faizin ana paraya eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesini öngörmüş bulunan ve her iki tarafı da tacir olmayan cari hesap sözleşmeleri, Yeni TTK'nın yürürlüğe girdiği tarihten (1 Temmuz 2012) itibaren üç ay içinde değiştirilecek (1 Ekim 2012) ve faize faiz yürütülmesine ilişkin hükümler ile bu sonucu doğuran düzenlemeler sözleşmeden çıkarılacaktır; aksi hâlde anılan sürenin sonunda söz konusu hükümler yazılmamış sayılacaktır.
 

Bileşik faize ilişkin düzenleme sözleşmeden çıkarılıncaya kadar, çıkarılmamışsa yukarıda belirtmiş olduğumuz üç aylık sürede (1 Temmuz 2012 – 1 Ekim 2012) işlemiş bulunan bileşik faiz borçludan istenebilecektir.
 

Yani 1 Temmuz 2012 ile 1 Ekim 2012 tarihleri arasında işleyen bileşik faiz kabul edilecek ancak 1 Ekim 2012'de itibaren işleyen bileşik faiz istenemeyecektir. 1 Ekim 2012'den itibaren her iki taraf için de ticari iş olmayan sözleşmelerde bileşik faiz uygulanacağına dair hükümler geçersiz sayılacaktır.

Sözleşmelerde yapılacak değişiklikler nedeniyle damga vergisi doğmayacaktır. Buna ilişkin düzenlemeye 6103 sayılı Yürürlük Kanununun dokuzuncu maddesinde yer verilmiştir.
 

Bundan böyle, 1 Ekim 2012'den itibaren her iki taraf bakımından da ticari iş olmayan işlerde bileşik faiz uygulanamayacağı için işletmelerin ticari sözleşmelerini 1 Ekim 2012 tarihine kadar değiştirmeleri gereklidir.
 
 

Bu yazıyı paylaş: