Gazeteport/Thelira 28.02.2013 Tarihli "Forex işlemlerinin vergilendirilmesi" Başlıklı Ekrem Öncü Köşe Yazısı
- 28 Şubat 2013
Ekrem öncü
Forex işlemlerinin vergilendirilmesi
Değerli okurlarımız bilindiği üzere gelir vergisi mükellefleri 2012 yılında elde ettikleri kazançlar için Mart ayının 25'inci günü akşamına kadar beyanname vereceklerdir. Bu yazımızın konusunu forex işlemlerinden elde edilen kazançların vergilendirilmesi meselesi oluşturacaktır. Forex ülkelerin para birimlerinin değişim piyasasıdır. Bu piyasada bir ülkenin para birimi karşılığında diğer bir ülkenin para birimi alınır veya satılır. Bütün dünyada döviz parite fiyatları bu piyasada belirlenmektedir. Piyasanın ana katılımcıları bankalar ve broker şirketleridir. Broker şirketleri müşterilerinin alım-satım isteklerini yerine getirirler. Büyük mevduatları olan müşteriler için bankalar da broker hizmetini verebilirler. Dünyadaki forex işlemlerinin günlük işlem hacminin 5,5 trilyon dolar olduğu söylenmektedir.
6111 sayılı Kanun'la değişik 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 30'uncu maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca, döviz, mal, kıymetli maden ve Kurulca belirlenecek diğer varlıkların ticari amaçla kaldıraçlı alım satımı, alım satımına aracılık ve bu işlemlerin gerçekleştirilmesine yönelik hizmetlere ilişkin esasları düzenlemek için Kaldıraçlı Alım Satım İşlemleri ve Bu İşlemleri Gerçekleştirebilecek Kurumlara İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ Sermaye Piyasası Kurulu tarafından 27.08.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
Tebliğ düzenlemesi uyarınca, kaldıraçlı alım satım işlemlerine ilişkin olarak;
- Müşterilerden gelen emirlerin doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleştirilmesi,
- Müşterilerden gelen emirlerin temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve bu emirlerin gerçekleştirilmek üzere başka kuruluşlara yönlendirilmesi,
- Başka bir kuruluşun kaldıraçlı alım satım işlemlerine ilişkin olarak sunduğu hizmetlerin yatırımcılara tanıtımı, sözleşme akdedilmesine aracı olunması veya sözleşme yapmak isteyen tarafların komisyon karşılığında bir araya getirilmesi, faaliyetleri, Kuruldan yetki belgesi almak kaydıyla münhasıran aracı kurumlar tarafından gerçekleştirilecektir.
Aşağıda belirtilen iş ve işlemler ise Tebliğ kapsamında değildir;
- Kaldıraçlı alım satım işlemlerine konu edilebilecek varlıkların fiziki alım satımı ve borsalarda ve borsalar dışında gerçekleştirilen her türlü vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri ile türev araç işlemleri,
- Bankalararası piyasada yapılan işlemler ile bankalar tarafından aracı kurumlara likidite sağlanması amacıyla yapılan işlemler.
Tebliğ kapsamına hangi işlemlerin girdiği kısaca ele alınmıştır. Konu farklı boyutlarıyla ilgili Tebliğ'de geniş bir şekilde düzenlenmiştir. Ancak, asıl konumuz forex işlemlerin vergilendirilmesi olduğu için forex işlemlerle ilgili olarak detaya girilmeyecektir.
Forex işlemlerin tam mükellef olan Kurumlar Vergisi mükellefleri bakımından vergilendirilmesi nasıl olacaktır?
Kurumlar Vergisi mükellefleri tarafından foreks işlemlerinden elde edilen kazançlar kurumlar vergisi matrahına dahil edilerek beyan edilecektir. Yani forex işlemlerden elde edilen kazançlar ticari nitelikte bir kazanç olup, kurumlar vergisi matrahının içinde yer alacaktır.
Forex işlemlerin tam mükellef olan gerçek kişi gelir vergisi mükellefleri tarafından elde edilmesinde vergileme nasıl olacaktır?
Gerçek kişilerin bir ticari organizasyon ve devamlılık olmadan yaptıkları kaldıraçlı alım satım işlemlerinden elde ettikleri kazançların GVK Mükerrer 80'inci maddesinin birinci bendinde sayılan '...menkul kıymetlerin ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar' olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği hususunda tartışma bulunmamaktadır. Ancak, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı haklı olarak devamlılık arz etmeyen forkes işlemlerinin GVK Mükerrer 80'inci madde kapsamına girmediğini verdiği özelgede belirtmiştir. Bu özelgede ve diğer özelgelerde de vurgulandığı üzere GVK'nın Geçici 67'nci maddesine göre bu işlemlerden tevkifat da yapılmayacaktır.
Foreks işlemlerinin vergilendirilmesine ilişkin olarak İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı'nca verilen 14.08.2012 tarih ve 2554 sayılı özelgede;
'...Gelir Vergisi Kanununun "Değer Artışı Kazançları" başlıklı mükerrer 80 inci maddesinde ise hangi mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançların değer artışı kazancı olarak değerlendirileceği tek tek sayılmış olup, döviz alım satımından doğan kazançlar bu madde kapsamına girmemektedir.
Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 inci maddesinde menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel finans kurumlarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik düzenlemeler yer almakta olup, döviz alım satımından doğan kazançların bu madde kapsamında vergiye tabi tutulması da mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, foreks işlemleri olarak da adlandırılan kaldıraçlı döviz alım satım faaliyetlerinden doğan kazançların Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesi kapsamında tevkifat yoluyla yahut mükerrer 80 inci madde kapsamında beyan yoluyla vergiye tabi tutulması söz konusu olmamakla birlikte, söz konusu faaliyetin ticari organizasyon içerisinde devamlılık arz edecek şekilde yapılması durumunda ticari faaliyet olarak değerlendirilmesi ve bu faaliyetler neticesinde elde edilen kazancın, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazançlara ilişkin hükümleri çerçevesinde beyan yoluyla vergilendirilmesi gerekmektedir' denilmektedir.
Yine, bu kazançlarınarızi nitelik taşıması sebebiyle GVK 82'nci madde uyarınca 'arızi ticari kazanç' olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda da tartışma bulunmaktadır. Kanaatimizce, GVK 82'nci madde uyarınca bu tür kazançlar 'arizi ticari kazanç' olarak vergilendirilebilecektir. 2012 yılı için arızi ticari kazanların vergilendirilmesinde 82'nci madde uyarınca elde edilen kazancın 20.000.-TL'si gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin kaldıraçlı alım satım işlemlerinden elde ettikleri gelirleri ticari organizasyon kapsamında yapılıyorsa vergiye tabi olacaktır. Ancak, gelir vergisi mükellefleri bakımından faaliyetin süreklilik arz etmemesi halinde GVK 82'nci madde uyarınca 'arizi ticari kazanç' olarak vergilendirilmesi gerekecektir. GVK Geçici 67'nci madde uyarınca ise tevkifat yapılmayacaktır.