Değerli okurlarımız, bilindiği üzere şirketlere nakdi sermaye konulabileceği gibi ayni sermaye konulması da mümkündür. Nitekim, TTK'nın 127'nci maddesine göre; Kanunda aksine hüküm olmadıkça ticaret şirketlerine sermaye olarak; a) Para, alacak, kıymetli evrak ve sermaye şirketlerine ait paylar, b) Fikrî mülkiyet hakları, c) Taşınırlar ve her çeşit taşınmaz, d) Taşınır ve taşınmazların faydalanma ve kullanma hakları, e) Kişisel emek, f) Ticari itibar, g) Ticari işletmeler, h) Haklı olarak kullanılan devredilebilir elektronik ortamlar, alanlar, adlar ve işaretler gibi değerler, i) Maden ruhsatnameleri ve bunun gibi ekonomik değeri olan diğer haklar, j) Devrolunabilen ve nakden değerlendirilebilen her türlü değer, konabilir. Ayni sermayenin ne anlama geldiğini daha önceki yazılarımızda ele almıştık.
Bugünkü yazımızda ise ayni sermayenin konulma usulü ve Yeni TTK ile getirilen yenilikler ele alınacaktır. TTK'nın 128'inci maddesine göre;
(1) Her ortak, usulüne göre düzenlenmiş ve imza edilmiş şirket sözleşmesiyle koymayı taahhüt ettiği sermayeden dolayı şirkete karşı borçludur.
(2) Şirket sözleşmesinde veya esas sözleşmede bilirkişi tarafından belirlenen değerleriyle yer alan taşınmazlar tapuya şerh verildiği, fikrî mülkiyet hakları ile diğer değerler, varsa özel sicillerine, bu hüküm uyarınca kaydedildikleri ve taşınırlar güvenilir bir kişiye tevdi edildikleri takdirde ayni sermaye kabul olunur. özel sicile yapılan kayıt iyiniyeti kaldırır.
(3) Sermaye olarak taşınmaz mülkiyeti veya taşınmaz üzerinde var olan veya kurulacak olan ayni bir hakkın konulması borcunu içeren şirket sözleşmesi hükümleri, resmî şekil aranmaksızın geçerlidir.
(4) Paradan başka ekonomik bir değer veya bir taşınırın sermaye olarak konulmasının borçlanılması hâlinde şirket, tüzel kişilik kazandığı andan itibaren bunlar üzerinde malik sıfatıyla doğrudan tasarruf edebilir.
(5) Taşınmaz mülkiyetinin veya diğer ayni bir hakkın sermaye olarak konulması hâlinde, şirketin bunlar üzerinde tasarruf edebilmesi için tapu siciline tescil gereklidir.
(6) Mülkiyet ve diğer ayni hakların tapu siciline tescili istemi ile diğer sicillere yapılacak tescillerle ilgili bildirimler, ticaret sicili müdürü tarafından, ilgili sicile resen ve hemen yapılır. Şirketin tek taraflı istemde bulunabilme hakkı saklıdır.
Ayni sermayenin tescili konusunda getirilen yenilikler nelerdir?
128'inci maddenin 2'nci fıkrası yenidir. Hüküm ile para dışında sermaye olarak konulan değerler korunmak istenmiştir. Hüküm uyarınca;
- Taşınmazların ayni sermaye olarak kabul edilebilmeleri için, taahhütte bulunan kişinin taahhüdünü tapuya şerh olarak kaydettirmesi gerekir.
- Fikri mülkiyet hakları, maden hakları, gemiler, hava taşıt araçları, özel sicillere sahip olup, bu sicillerde, ilgili değerin ayni sermaye olarak konulduğu hususunda şerh verdirilmesi gerekmektedir.
Şerhin üçüncü kişinin iyi niyetini kaldırabileceği düşünülmüş ve bunun da sermayenin korunması açısından önemli bir etkiyi haiz olduğu sonucuna varılmıştır.
- Taşınırlar ise, güvenilir bir kişiye tevdi edilecektir. Aksi halde sermaye olarak konulması mümkün olamayacaktır. Aksi halde şirketin kuruluşunu sicil müdürü tasdik etmeyecektir.
128'inci maddenin 4, 5 ve 6'ncı fıkraları ise birlikte değerlendirilmelidir ve bu fıkralar ile getirilen yenilikler de aşağıda ele alınmıştır.
- Taşınmaz mülkiyeti veya sair bir aynî hak sermaye olarak konulmuşsa, şirketin bunlar üzerinde tasarruf edebilmesi için tapu siciline tescili şarttır. Aynî sermaye olarak konulmuş bulunan taşınmazlar ve diğer haklar maddenin ikinci fıkrası gereğince zaten tapu sicili ile diğer sicillere şerh verilmiş veya kayıt edilmiş olduklarından sicil müdürünün bunların şirket adına tescili talebi üzerine tapu sicili memuru ile diğer sicillerin yetkilileri tescil işlemini hemen yapar. Bu hüküm ile, sermaye olarak konulmuş taşınmazların şirket adına yıllarca tescillerinin yapılmamasından doğan ihtilaf ve sorunların önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
- İkinci fıkra ile söz konusu üç fıkra birlikte değerlendirildiğinde, tescil ile birlikte şirketin aynî sermaye üzerinde hemen malik olarak tasarrufta bulunması olanağı sağlanmış olacaktır.
- Diğer yandan dördüncü fıkra ile şirketin para ve menkul sermaye üzerinde de malik olarak tasarrufta bulunabilmesinin yolu kanunen açılmıştır.
128'inci madde ile ayni sermaye olarak konulan değerlerin şirket adına tescil edilmesi zorunlu hale getirilerek, taahhüd edilip yıllarca tescili yapılmayan gayrimenkul veya değerlerin şirket adına tescilinin önü açılmıştır.