Gerçek kişilerin anonim şirket hissesi devirlerinin vergilendirilmesi
- 27 Kasım 2018
Halka açık şirketlerin hisse alım satımından doğan kazançların vergilendirilmesi konusunu daha önce bu köşede ele almıştım. Bu yazımızın konusunu halka açık olmayan şirketlerin hisselerinin gerçek kişiler tarafından alım satımının vergilendirilmesi konusu oluşturacaktır.
Gelir Vergisi Kanunu uyarınca anonim şirketlerin hisse senedi devirlerinde hisselerin iki yıl elde tutulduktan sonra devredilmesi halinde elden çıkarma bedeli ile maliyet bedeli arasındaki fark yani kar vergilendirilmiyor.
Gelir Vergisi Kanunu'nun (GVK) Mükerrer 80'inci maddesinde anonim ve limited şirketlerin hisselerinin satışlarında ne tür vergileme yapılacağı düzenlenmiştir. GVK 80'inci madde kapsamında elde edilen kazançlar “değer atış kazançları”dır. GVK 80/1 maddesine göre, ivazsız olarak iktisap edilenler ile tam mükellef kurumlara ait olan ve iki yıldan fazla süreyle elde tutulan HİSSE SENETLERİNİN elden çıkarılmasından doğan kazançlar vergiye tabi olmayacaktır. GVK 80/4 maddesine göre ise, ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar “değer artış kazancı” olarak vergiye tabi olacaktır. Bu durumda ivazsız olarak (bağış ya da veraset yoluyla) elde edilen hisselerin elden çıkartılmasında, hiçbir şekilde “değer artış kazancı” oluşmayacaktır.
Anonim şirketlerin hisse senedi bastırıp bastırmadığına göre vergileme değişecektir. Hisse senedi bastırılmış olması halinde, iki yıl süreyle bu senetler elde tutulduktan sonra elden çıkarılmış ise, “değer artış kazancı” doğmayacaktır. Ancak, iki yıllık süre dolmadan hisse senetleri elden çıkarılmış olursa “değer artış kazancı” doğacak ve “değer artış kazancı” hesaplanırken GVK Mükerrer 80'inci maddedeki istisna tutarı dikkate alınabilecek (2018 yılı için bu tutar 12.000.-TL’dir) ve Mükerrer 81'inci maddenin son fıkrasına göre de endeksleme yapılabilecektir. Hisse senedi yerine geçici ilmühaber bastırılmış olması halinde de vergileme aynı olacaktır. Buna ilişkin düzenlemeye 232 Nolu GVK Tebliğinde yer verilmiştir.
Ancak, nama yazılı hisse senetleri yerine geçici ilmühaber çıkartılması konusu 6102 sayılı Ticaret Kanunu ile tartışmaya açık hale gelmiştir. 6102 sayılı Ticaret Kanununun 486’ncı maddesinde ilmühaber düzenlemesi yapılmış olup, konu hakkındaki tartışma 06.04.2017 tarihli köşe yazımda ele alınmıştır.
Anonim şirket hisse senetlerinin iktisap tarihi meselesi
Hisse senetlerinin iki yıl süreyle elde tutulduktan sonra satılması halinde doğan değer artış kazancının vergilendirilmeyecek olması hisse senedinin iktisap tarihinin bilinmesini önemli kılmaktadır. Bu nedenle, hisse senedi alım satımı yapanların vergisel yükümlülüklerini tam olarak yerine getirebilmeleri açısından hisse senetlerinin iktisap tarihini izlemeleri gerekmektedir.
Genel olarak hisse senedi üzerinde tasarruf hakkına sahip olunan tarihin iktisap tarihi olarak dikkate alınması gerekmektedir. Bununla birlikte gerçek kişi ortakların şirketin sermaye artırımına gitmesi dolayısıyla sahip oldukları hisse senetlerinin ve aynı hisse senedinden değişik tarihlerde alım yapıldıktan sonra bunların bir kısmının elden çıkarılması halinde elden çıkarılan hisse senetlerinin iktisap tarihinin belirlenmesi farklılık göstermektedir.
Sermaye artırımları dolayısıyla sahip olunan hisse senetlerinin iktisap tarihi
Hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesinde, sermaye ve kar yedeklerinin sermayeye eklenmesi dolayısıyla sahip olunan hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak, daha önceden sahip olunan hisse senetlerinin iktisap tarihi esas alınacaktır.
Örnek: Bay (A) 3.2.2016 tarihinde (B) A.Ş.'nin hisse senetlerinden 1.000 adet satın almıştır. (B) A.Ş. 9.3.2018 tarihinde tamamı sermaye yedeklerinden karşılanmak üzere sermayesini % 50 oranında artırmıştır. Bu işlem sonucunda Bay (A) 500 adet hisse senedi almıştır. Sözkonusu 500 adet hisse senedinin iktisap tarihi olarak 3.2.2016 tarihi esas alınacaktır.
Şirketler tarafından sermaye artırımına gidildiği durumlarda, ortaklar rüçhan haklarını kullanmak suretiyle artırılan sermayeyi temsil eden hisse senetlerini almaktadırlar. Hisse senedi sahipleri tarafından rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle itibari değerleri ödenerek sahip olunan hisse senetleri yönünden de iktisap tarihi olarak sahip olunan eski hisse senetlerinin iktisap tarihi esas alınacaktır. Ortakların rüçhan haklarını sınırlamak suretiyle sermaye artırımını temsil eden hisse senetlerinin satılması durumunda ise yeni bir alım işleminin gerçekleştiği kabul edilecektir.
Aynı hisse senedinden yıl içinde birden fazla alım yapılması halinde satılan hisse senedinin iktisap tarihinin belirlenmesi
Belirli bir şirketin hisse senedinden değişik tarihlerde alımlar yapıldıktan sonra, alınan hisse senetlerinin bir kısmının elden çıkarılması halinde mükellefler elden çıkarılan hisse senetlerinin hangi işlem ile alındığı konusunda ise serbestçe karar verebilecektir.
Hisse senedi bastırılmaksızın yapılan hisse devirleri gelir vergisi istisnasından faydalanabilir mi?
Hisse senedi ya da geçici ilmühaber bastırılmamış (hisse senetleri çıplak) ise, iki yıllık süre aşılmış olsa bile, GVK Mükerrer 80/4 fıkrasına göre “değer artış kazancı” doğacaktır. Bu durumda, GVK Mükerrer 80'inci maddedeki istisna tutarı dikkate alınabilecek ve Mükerrer 81'inci maddenin son fıkrasına göre endeksleme yapılarak kazanç hesaplanacaktır. Dolayısıyla, anonim şirket ortakları, ortaklık hisselerini iktisap tarihinden itibaren iki yıldan fazla elde tuttuktan sonra elden çıkarmaları halinde vergi ödemek istemiyorlar ise, ya hisse senedi ya da geçici ilmühaber bastırmalıdır.
Gelecek yazımızda ise limited şirket hisse devirlerinin vergilendirme boyutu ele alınacaktır.