Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Köşe Yazıları
img

Dr. Ekrem Öncü

Yeminli Mali Müşavir

Kamuya olan borçlar için artık daha yüksek faiz ödenecek!

  • 2 Ağustos 2019



1 Temmuz 2019’den itibaren kamu alacakları için uygulanacak gecikme zammı oranı Cumhurbaşkanı’nın 29 Haziran 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 1206 sayılı Kararı ile %2,5 olarak belirlenmiştir.

Değişmeden önce bu oran 05.09.2018 ile 01.07.2019 arasında %2 olarak uygulanmakta idi. Gecikme zammı oranları 2000 yılından itibaren aşağıdaki şekilde gelişme göstermiştir.



Gecikme zammının gelişimini gösteren yukarıdaki oranlar 2000 yılından itibaren Türkiye ekonomisinin durumunu da ortaya koyar niteliktedir.

Gecikme zammı oranı 6183 sayılı Amme Alacakları Kanununun 51’inci maddesi uyarınca verilen yetkiye istinaden Cumhurbaşkanı tarafından belirlenmektedir. Gecikme zammı amme alacağının ödeme süresi içinde ödenmeyen kısmına vadenin bitim tarihinden itibaren her ay için ayrı ayrı uygulanır ve ay kesirlerine isabet eden gecikme zammı günlük olarak hesap edilir.

GECİKME FAİZİNDE DURUM NEDİR?

Gecikme faizi ise 213 sayılı VUK’nun 112’nci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, ikmalen, re’sen veya idarece tarh olunan vergiler taksit zamanlarından tahakkuk etmişse taksit süreleri içinde, taksit süreleri kısmen veya tamamen geçtikten sonra tahakkuk etmişse geçmiş taksitler, tahakkuk tarihinden başlayarak bir ay içinde ödenir.

Hangi hallerde gecikme faizi uygulanacağı 112’nci maddede belirlenmiştir. Belirlenen durumlarda geçen süreler için 6183 sayılı Kanuna göre tespit edilen gecikme zammı oranında gecikme faizi uygulanacaktır. Gecikme faizinin hesaplanmasında ay kesirleri dikkate alınmayacaktır. Gecikme faizi oranı belirlenirken gecikme zammı oranına atıfta bulunulduğundan gecikme faizi oranı da %2,5 olarak uygulanacaktır.

Gecikme zammı ile faizi arasındaki farkları şu şekilde özetleyebiliriz.

Gecikme zammı, 6183 sayılı Kanun’un 51 maddesinde düzenlenmiş iken gecikme faizi, Vergi Usul Kanunu’nun 112 maddesinde düzenlenmiştir. Gecikme zammı, kesinleşmiş ve vadesi geçmiş tüm alacaklara uygulanıyor iken, gecikme faizi, İkmalen, re’sen ya da idarece tarh edilen vergiler için uygulanmaktadır. Gecikme zammı, tahakkuk etmiş ve vadesi geçmiş kamu alacaklarına uygulanmakta iken, gecikme faizi, tarhiyat gecikmesinden kaynaklı olarak tahakkuk etmeyen vergilere uygulanmaktadır. Yine, gecikme zammı, tahsil aşamasında vade tarihinden ödeme tarihine kadar uygulanıyorken, gecikme faizi, tahakkuk aşamasında normal vade tarihinden tahakkuk tarihine kadar uygulanmaktadır. Yukarıda da değindiğimiz gibi, gecikme zammı, aylık olarak ve ay kesirleri için günlük olarak hesaplanırken, gecikme faizi, tam aylar dikkate alınarak hesaplanmakta ve ay kesirleri dikkate alınmamaktadır. Bir diğer önemli fark da, gecikme zammı, vergi ziyaı cezasına uygulanmakta iken, gecikme faizi, vergi ziyaı cezasına uygulanmamaktadır.

%2,5’lik yeni oran 01.07.2019 tarihinden itibaren geçerli olduğu için önceki tarihler için uygulanacak oran o tarihlerde geçerli olan oran olacaktır.

TECİL FAİZİNDE ORAN VE UYGULAMA NASILDIR?

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesi ile Maliye ve Hazine Bakanlığına tanınan yetkiye istinaden, tecil faizi oranı 06.09.2018 tarihinden itibaren yıllık %22 olarak belirlenmiştir. 06.09.2018 öncesinde bu tecil faizi oranı yıllık %12 olarak uygulanmakta idi. Tecil faizi oranında herhangi bir değişiklik olmamıştır.

SGK ALACAKLARINDA DURUM NASILDIR?

SGK alacaklarında ise, 01.10.2003 tarihinden sonraki dönemde, süresinde ödenmeyen SSK alacaklarına ilişkin gecikme zammına ait usul ve esaslar 506 sayılı Kanunun 80 maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre SSK’nın prim ve idari para cezaları dahil olmak üzere bütün alacaklarına 506 sayılı Kanunun 80 maddesi çerçevesinde gecikme zammı uygulanacaktır. Güncel oran %1,95 olarak uygulanmaktadır.

Kanaatimce seçimlerin bitmesi ve ülke gündemimizden çıkması ile faiz oranlarında düşüş ihtimali bulunmakta iken amme alacakları için gecikme zammı ve faizini %2,5 yapmak zamansız olmuştur. Aylık %2,5 faiz yıllık %30 faiz demektir. Enflasyon oranı %20’lerde ve faiz oranı da yıllık %24’lerde iken yıllıkta %30 faiz yüksek olmuştur.

Muhtemeldir ki, vergi tahsilat oranlarının çok düşmesi nedeni ile böyle bir yola başvurulmuştur. Faiz oranları yüksek olur ise mükellefler ödeme konusuna daha fazla dikkat edeceklerdir diye düşünülmüş olabilir. Ancak ödeme gücü bulunan mükellefler aylık %2 gecikme zammına da katlanmak istemezken ödeme gücü bulunmayan mükellefler aylık %2,5 gecikme zammına da katlanacaktır. Herşeyden önce ödeme yapabilmek için ödeme gücünün bulunması gerekir.

Diğer yandan vergi indirimi müessesesi mevzuatımıza girmiş olmakla birlikte çok etkin olarak işleyen bir mekanizma olmamıştır. Mükelleflerin, vergilerini de ödeme konusunda motive olmaları için SGK’da uygulanan indirim mekanizmasının vergi tarafında da aynen uygulanması isabetli olacaktır.

Bu yazıyı paylaş: